Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu Habertürk TV'de soruları yanıtladı

        Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Habertürk TV'de moderatörlüğünü yaptığı programa konuk oldu. Habertürk yazarları Nagehan Alçı, Kemal Öztürk ile gazeteci Gökhan Hacır'ın sorularına yanıt veren Karamollaoğlu, Türkiye'nin koronavirüsle mücadelesiyle ilgili olarak şunları söyledi:

        "ÖLÜM İSTATİSTİKLERİNDE DÜNYADAN GERİYİZ"

        Benim kanaatim şu. Bütün dünya şaşkın. Maskeyi, toplantı yapılmamasını kendi haklarına müdahale gibi görüyorlar. Bizde elhamdülillah o yok. Bizde kurallara diğer ülkelerden biraz daha farklı riayet ediliyormuş gibi bir kanaat var. Sağlık Bakanı'nı ziyaret ettiğimizde de söylemiştim, rakamların doğru verilmesi vatandaşta güveni arttırır. Hastaneler doldu, yoğun bakımda yer kalmadı. Bu da işin vahametinin daha da arttığını gösterir. Bu da herhalde dalga dalga gelecek, tedbirler alınacak, yavaşlayacak, bir mola verilecek, biraz insanlar rahatlayacak, arkasından bir dalga daha gelecek. Bunu atlatana kadar gel-git yaşayacağız zannediyorum. Ama şu anda bu noktada Türkiye'nin dünyaya nazaran, vaka sayısında artış var deniliyor, doğrudur ama biz biraz daha iyiyiz gibi gözüküyor. Ölüm istatistiklerine bakıldığında, eğer doğruysa, biz dünyaya göre gerideyiz. Ölüm sayısını belediyeler takip ediyor. Onların rakamları ile diğer rakamlar birbiriyle örtüşmüyor. Bunlar doğru söylenirse kimseye zarar vermez.

        REKLAM

        "BİZ ANAYASA İÇİN BİR ARAYA GELMEDİK"

        SP Lideri Karamollaoğlu, anayasa çalışması için CHP, İYİ Parti ve HDP ile bir araya gelindiğine dair iddialara şu yanıtı verdi:

        Saadet Partisi, CHP, İYİ Parti ve HDP dört parti bir anayasa çalışması yapmadı. Parlamentoya gidin, orada her partinin milletvekilleri zaman zaman bir araya gelir. Mecliste çıkan kavga kuliste çıkmıyor. Yemek masasında çıkmıyor. Burada insanlar elbette oturmuşlar, konuşmuşlar ama ortada ne bir rapor var, ne bir gündem var. Oturun anayasa taslağı hazırlayın, getirin konuşalım, böyle bir şey yok. Ortada bir rapor yok zaten. Biz şimdiye kadar herhangi bir çalışma yapmadık. Anayasaya uyulursa önem kazanıyor. Önce yasalara uyulup, uyulmaması konusu var. Hakimler çıkıyor, 'Evet Anayasa böyle diyor ama ben Anayasa Mahkemesi'nin kararına uymayacağım' diyor. Müeyyidesi yok. Bu kararı alan hakim terfi ettiriliyor. Kanaatim odur ki oturulup, bunları konuşulabilecek bir ortamın oluşmasına ihtiyaç var. Adalet önemli bir konu. Ancak adaletin tecelli edeceği sistemin oluşması, önce bu kargaşanın ortadan kalkmasına bağlı. Biz hainlik suçlamasına gidersek, birbirimizi suçlarsak bu problem ortadan kalkmaz. Gelin öyle bir anayasa yapalım, kanunları öyle bir tanzim edelim ki, hepimiz bu karara uyalım.

        REKLAM

        "PARLAMENTER SİSTEME GERİ DÖNMELİYİZ"

        Konuşmasında Türkiye'nin Cumhurbaşkanlığı sisteminden güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçmesi gerektiğini vurgulayan Karamollaoğlu devamla şunları söyledi:

        Başkanlık sisteminden parlamenter sistemine geçiş artık zor bir şey değil. Yine Cumhurbaşkanını halk seçsin ama meclis güçlü olsun, hükümeti eskiden olduğu gibi meclis belirlesin. Dediler ki, meclis halk tarafından seçiliyor, Cumhurbaşkanını da halk seçiyor. Evet seçilebilir, Meclis'te Başbakanı seçer, yetkiyi ona verelim. Kimse layüsel olmamalı. Meclis herkesten hesap sorabilmeli. Seçim mevzuatı yeniden anayasal garanti altına alınmalı. Ben endişeliyim. İstanbul'da, Ankara'da kolay kolay edemediler. Seçim kararı alındıktan sonra İçişleri, Adalet, Ulaştırma Bakanı değişmiş. Hakikaten bağımsız üç kişi bu işi yapması lazım. Biz parlamenter sisteme dönmeliyiz.

        REKLAM

        Karamollaoğlu gündeme dair ilişkin sorulara verdiği cevaplardan konu başlıkları şöyle:

        ARINÇ'IN SÖZLERİ, KAVALA VE DEMİRTAŞ

        Bülent Arınç, kendine göre bu dönüşüme katkı sağlayacağını düşünmüş. Sayın Cumhurbaşkanı'nın ifadeleri, Adalet Bakanı'nın meydan okuyan tavrı, 'Biz adaleti mümkün kılmak istiyoruz' demekti. Ben de diyorum ki adalet kanunla olmaz, bir yaklaşım, anlayış meselesidir. Bugün şahıslar üzerinden konuşularak adaletin kamil manada tesis edilemeyeceği kanaatindeyim. Tutuklama bir tedbirdir, kim olursa olsun. Bir insana isnat edilen suç ispat edilmeden, onu tutacaksınız, aradan zaman geçecek sonra 'pardon biz yanlış yapmışız' diyeceksiniz. Biz 10 ay hapis yattık, sonra beraat ettik. İçimizden bir arkadaş bunun parasını alırım dedi ve aldı. Bunun Ben ne Demirtaş'ın ne de Kavala'nın hangi suçlardan yargılandığını bilmiyorum. Dosyayı okuyup da vakıf olmadım. Ama bir insan bir suçtan mahkumken, oradan beraat edince başka bir suçla yeniden tutuklamanın doğru olmadığını ifade etmeye çalışıyorum. Bu hukuk devletinde olmaması icap eden bir davranıştır. Kanunlar suç işleyeni cezalandırır, ama suçsuz olanı korumakta aciz kalıyor.

        "BİZİM İÇİN BİR NUMARALI SEKTÖR TARIMDIR"

        Bizim milli gelirimiz geriliyor, daha da gerileyecek. Üretime dönük yatırımlar dediğimiz zaman kaynağa ihtiyacımız var. Türkiye'nin en ciddi darboğazı dövizdir. Türkiye'de demokratik, adaleti dayalı havayı oluşturabilirsek Türkiye bu engeli çok rahatlıkla aşabilir kanaatindeyim. Türkiye'yi bütün olarak ayağa kaldırmak mecburiyetindeyiz. Bir numaralı sektör tarımdır. Çiftçi emeğinin karşılığını alacak. Hammaddelerindeki vergiler kalkacak, ürünü pazara çıktığı zaman devlet yanında olacaktır. DMO'nun 'ofis çiftçinin kara gün dostudur' sözü tatbik edilecek. Türkiye'de yüzde 10 ekilmeyen arazi ekilecek. Biz bütün madenlerimizi işlemekle mükellefiz. Biraz pahalıya da gelse. Dışarıdan deniz cevheri getiriyoruz. Ben dövize muhtacım. Buradaki madeni kullandığım için döviz ödemeden bana pahalıya mal olmasını hazmederim. Madencilerin yeniden tamamının açılması lazım. Teknoloji bizim en çok değerlendirebileceğimiz üniversitelerimizdir. 200 küsur üniversitemiz var. Üniversiteleri güçlü, eski üniversitelerle, yeni kurulmuş üniversiteleri bir araya getirerek güçlendirmeye, teknokentleri ayağa kaldırmamız lazım. Türkiye teknolojide hamle yapabilecek bir potansiyele sahip. İnsanlara güven gelsin, adalet, denetlenebilirlik, adalet yerleşsin akıl almayacak kadar yeni insanlar çıkacaktır. Bizim deliye ihtiyacımız var, deli dediğim, işinin delisi. Bu insanların önünü açacak adımları atalım. Bin tane fikir sahibi adam çıksın, Türkiye'yi tahmin edemeyeceğiniz kulvarın içine sokar. Bütçede 550 milyar civarında para var. Bu para nereye harcanacak, sadece Cumhurbaşkanı biliyor. En az yarısı israftır. Şu ana hizmete dönük yatırımların durması lazım. Yatırımlara dönmemiz lazım. Savunma sanayinde yapılan atılımlar güzel ama yetmez.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ